Web 2.0 Teknolojileri ve Uygulamaları Çalıştayı

Eylül ayında sevgili hocam Yaşar Tonta ile Bükreş, Romanya’da katıldığımız çalıştayın bir benzerini 4 Aralık 2009, Cuma günü saat 09:00’da Hacettepe Üniversitesi Beytepe Kampüsünde gerçekleştiriyoruz. Kadim dostum Umut Al‘da değerli katkıları ile çalıştayı zenginleştirecek.

Çalıştay ile ilgili ayrıntılı bilgiye calistay.bilgiyonetimi.net adresinden erişebilirsiniz.

Sınırlı katılımcıyı kabul edebildiğimiz çalıştay AdobeACADEMIC tarafından sağlanan altyapı desteği ile eşzamanlı olarak İnternet üzerinden de yayınlacak. Canlı yayın ile ilgili ayrıntılı bilgiye aşağıdaki adresten ulaşabilirsiniz:

http://calistay.bilgiyonetimi.net/canli 

Eski Dizüstü Bilgisayarlar Kıymete Biner Mi?

Çalışma saatlerimin toplamı ev ve iş arasında  hemen hemen ikiye bölünmekte; 09 – 17 arası iş, 18 – 02 arası ev. Bu durumda uygulama geliştirmek için temel donanım tercihim dizüstü bilgisayarlar. Aksi halde iki farklı sistem arasında dosyaları taşımak bir yana, yazılımlar ve yapılandırma ayarlarının bile senkronize edilmesi ayrı bir eziyete dönüşmekte. Güncel bir dizüstü bilgisayar ortalama 1-2 yıl içerisinde performans açısından istenileni verememeye başlıyor. 2. senenin sonuna doğru yeni bir bilgisayar alımı zorunlu hale geliyor. Eski bilgisayarı ise ne atmaya kıyabiliyorsunuz ne de satmanıza değecek bir getirisi oluyor. Bu çıkmazı Linux ile kısmen aşmayı başarmıştım. Performansından memnun olmadığım dizüstülere farklı Linux dağıtımları yükleyerek onları yeni birer donanım haline dönüştürüyordum. Linux ile çoşan sistemler, İnternet üzerinde her türlü işlemi sorunsuz yerine getiren “netbook”‘lar haline dönüşüyorlardı.

Artık eski dizüstüler için yeni bir çözüm daha geliyor: ChromeOS

Eskilerin tabiri ile “bit pazarına nur yağdı” diyebileceğiz. Google ChromeOS’un dağıtımına bağladığı an, eski dizüstüler yeniden işlevsel hale gelecektir.

ChromeOS ile ilgili ayrıntılı bilgi için:

http://www.chromium.org/

Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin Doğum Günü

Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.

Türkiye Cumhuriyeti’ni var eden bir çok bayramımız var. Her birinde içimi tarifi güç duygular kaplar; hüzün, sevinç, heyecan, bunlardan sadece bir kaçıdır. Hüzünlenirim, bu ülkeyi bize emanet edenlere karşı görevimizi layıkıyla yapamadığımızı düşünürüm. Özgürce yaşayabileceğimiz bir vatanım olduğunu hatırlarım, sevinç duyarım. Heyecanlanırım, bizden sonraki nesillere daha iyi ve güzel bir yarın bırakabilmek için yeni planlar yaparım.

Cumhuriyet bayramının ise bendeki yeri apayrıdır. Cumhuriyet Bayramı sadece Türkiye Cumuriyeti’nin doğum günü değil aynı zamanda anneannemin de doğum günüdür. Hem de tam olarak…

Anneannem 29 Ekim 1923 doğumlu tam bir “Cumhuriyet Kadını”‘dır. Cumhuriyet ile doğmuş ve Cumhuriyet ile büyümüştür. Hayatının neredeyse tamamını bizlere adamıştır; bana, ablama, anneme, dedeme ve diğer akraba ve dostlarına. Gördüğüm ve yaşadığım kadarıyla söyleyebilirim ki, kişisel arzu ve isteklerini bu kadar geriplanda tutan başka bir insan henüz tanımadım. En mutlu olduğunuz andan, en dibe vurduğunuz ana kadar her zaman yanınızda olduğunu hissettirir ve desteğini esirgemez. Ona kızdığınız zamanlar olmaz mı? Olur elbette; genelde sizin için yaptığı yemekleri ve pazardan aldığı mevye sebzeyi zorla vermeye ya da yedirmeye çalıştığında…

Anneannemi bu sene (2009) kaybettik. Çocukluğuma dair her anıda ondan bir parça var. Doğduğum ve büyüdüğüm apartmanın, mahallenin ve şehrin birçok yerinde onunla geçirdiğimiz günlerin hatıraları var. Okuduğum okulları, çalıştığım işleri, oğlumun doğumunu hatırladığımda onu da hatırlıyorum; benim için önemli olan her günde ve anda yanımda olduğunu da.

Anneannemin ölüm yıldönümünü hatırlamak istemiyorum. Onu her an düşünüyor ve özlüyorum. Cumhuriyet’in her yeni yaşında onun da yeni yaşını kutlayacağım.

Doğum günün kutlu olsun anneannem.

IMC Fall 2009 Meeting – Bucharest, Romania

imc_fall_2009

Bu sene Bükreş’te düzenlenecek IMC toplantısı bünyesinde yer alan Web 2.0 çalıştayına NATO – RTA (Research & Technology Agency) tarafından davet edildim. Bu organizasyon için beni öneren sevgili hocam Prof. Dr. Yaşar Tonta’ya buradan teşekkürlerimi iletiyorum. Toplantı ile ilgili izlenimlerimi ve fotoğrafları organizasyon sonrası sizlerle paylaşacağım.

Darkphase’den Ayrıldım

Bu yazıyı yazmak benim için çok kolay değil. Yaklaşık 10 yıldır üyesi olduğum, klavye çaldığım ve geri vokal yaptığım profesyonel müzik grubu Darkphase’den bugün itibari ile ayrılmış bulunuyorum. Darkphase’in müzik anlayışındaki köklü değişiklik ya da başka bir ifade ile köklere dönüş gruptan ayrılışımın temel nedenini oluşturmakta. Yeniden Thrash Metal’e dönüş yapan grubun soundu,  klavye kullanımına artık çok da imkan vermiyor malesef. Bu aşamadan sonra müzikal anlamda Darkphase ile sadece belirli parçaların stüdyo kayıtlarında biraraya gelmek mümkün olacak. Tabiki dostluklar baki kalacak. Her zaman Darkphase grubunun bir üyesi olarak kalacağıma inanıyorum.

Artık benim için yeni bir müzikal dönem başlıyor diyebilirim. Gruptan ayrılışımı kafamdaki farklı projeleri (deneysel ve elektronik) gerçekleştirebilmek için bir fırsat olarak değerlendirmek istiyorum.

Darkphase’in; Tolga’nın, Erkin’in, Murat’ın ve Selim’in yolu açık olsun. Onları her zaman destekleyeceğim ve başarılı olabilmeleri için elimden geleni yapacağım.

Yaz Tatili 2009

yaz_tatili_2009

Yaz tatilini bugün itibarı ile ile bitirmiş bulunuyorum. Oğlum ve eşimle belki de tam bir aile olarak geçirdiğimiz ilk tatildi. Bu açıdan heyecan verici olduğunu söylemek istiyorum. Tan ve Andaç ile hemen hemen 24 saat boyunca birlikte olmak çok keyifliydi. Yoğun iş temposundan sonra gerçekten iyi geldi.

Bu yaz tatilini temsil eden fotoğraf üstte yer almakta. Ben gerçekten deniz olan bir yerde yaşamalıyım; vapura binmeliyim, sahilde yürümeli, bisiklete binmeli, çay içmeliyim. “Kısmet” diyelim bu seferlik…

WordPress gururla sunar | Theme: Baskerville 2 by Anders Noren.

Yukarı ↑